Yemek yapmayı ne zamandan beri böyle seviyorum? Küçükken teyzemle oyun hamurundan kurabiye yaptığımız zamandan beri mi? Yoksa annemlerle gittiğimiz restoranlarda kürdan parçaları, baharat ve suyu karıştırarak kendimce hazırladığım leziz çorbalardan mı? Cevabı tam kestiremesem de, sade mi sade bi’ patatesin doğru yöntemlerle hazırlanıp, güzelce baharatlandığında bi’ sanat eserine dönüştüğünü çok iyi biliyorum. Çıtır çıtır ve leziz. Suda haşlanarak ön pişirmeden geçmiş, fazla nişastasından arınmış. Güzelce baharatlanıp, fırınlanmış. İşte bu beni yemek yapmaya her saniye biraz daha aşık ediyor.
Bebek patatesleri derin bi’ tencereye alıyoruz. Kabuklu kullanıyorum ben. Hem yıkayıp hem de haşlayacağımız için tertemiz oluyor dışı, merak etmeyin. Üstünü geçecek kadar içme suyu ve 1 çay kaşığı deniz tuzu ekleyip, yumuşayana kadar yaklaşık 20-25dk haşlıyoruz. Orta / kısık ateşte bu işlemi yapmaya dikkat zira dağılabililirler, biz dağılmadan sadece önişlemden geçsin istiyoruz; o sebeple bu süre boyunca su fokur fokur kaynamasın.
Suyunu süzerek bi’ fırın tepsisine alıyoruz. Her bi’ patatesi çatal yardımıyla nazikçe eziyoruz. Bu da oldukça önemli, ezmezsek kızarmaz.
Sevdiğimiz baharatlar, deniz tuzu, taze çekilmiş karabiber, taze biberiyeye ve kekik ekleyip, zeytinyağı gezdirerek ikinci pişirme işlemi için hazırlıyoruz.
Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, altın rengi alana kadar yaklaşık 40 dk pişiriyoruz.